Eğer sık seyahate çıkan biriyseniz, “bavul” denen şeyin sizin için anlamı büyüktür! Fakat tüm hayati ihtiyaçlarınızı içinde barındıracak olan bavulların, özellikle uçakta yanı başınızda durması mümkün değil. Peki, siz seyahat ederken, bavullarınız nasıl süreçlerden geçiyor? Jabiroo ekibi olarak, bu soruyu merak eden okurlarımız için "Bir bavulun yolculuk serüvenini" araştırdık.
İstanbul Atatürk Havalimanı’na girip güvenlik sırasına girdiğiniz sırada bavulunuz ilk incelemeden geçiyor. Bu rutin incelemeden geçtikten sonra uçağınızı beklemeye başlıyorsunuz. Check-in esnasında bavulunuz barkodlanıp banda koyuluyor ve o giderken siz de özgürlüğünüzün tadını çıkarmaya başlıyorsunuz!
[Delta Havayolları, bir bavulun içine 6 adet kamera yerleştirerek bu uzun ve heyecanlı serüveni bizler için kayıt altına almış.]
Havalimanlarını bir “buzdağı”na benzetebiliriz! Çünkü görünen büyüklükleri, görünmeyenlerin yanında gerçekten hiç bir şeydir! Havalimanlarının göremediğimiz alt bölümleri, yolcu salonlarına göre kat kat geniş ve yoğundur.
Bavulunuzun uzun ve zorlu yolculuğu, bandın üzerinden havalimanının altında bulunan "şut altı" isimli bölüme gönderilerek başlamış oluyor. Alt bölüme ulaşan bavul, otomatik ayırma sistemi sayesinde gideceği uçağa götürülüyor. Havalimanına girişte kontrol edilse bile bir kere de burada X-Ray taramasından geçiyor. Şüpheli bagajların tomogrofisi çekiliyor. Kameralar da hırsızlık ihtimaline karşı her saniyeyi kayıt ediyor.
“Şut altı”nda tam 13 kilometre uzunluğunda bant düzeneği mevcut. Bu bantların en uç kısmında ise bir traktör bekliyor. Aynı uçağa gidecek bavullar yüklenerek yol almaya başlıyor. Şut altında bulunan 80’i aşkın uzman personel, modern teknolojiyi kullanarak çok kısa bir sürede bütün bavulları uçaklara ulaştırıyor.
Uçağa ulaşan bavul sizinle beraber gideceğiniz yere ulaştıktan sonra, bu sefer de yukarıdaki işlemler tersinden başlıyor. Bu sayede ellerinizle teslim ettiğiniz bavul, kilometrelerce ötedeki bir şehirde tekrar elinize gelmiş oluyor!
